Abstract :
Türkiye’de İsmailîlik tarihi, genellikle olmuş bitmiş bir tarih olarak algılanmaktadır. Öyle ki İsmailîler deyince, sadece Fatımîler ve Alamut akla gelmektedir. İsmailî düşünce denilince de özellikle Fatımî dönemi ortodoks İsmailî yazını akla gelir. Oysa İsmailîlik bundan daha fazlasıdır. Türk-İsmailî ilişkileri dendiği zaman ise genellikle Selçuklu döneminde Fatımîlerle ve Alamut’la ilişkiler anlaşılır. Bunun birçok sebebi olabilir. Bir sebep, Türkiye’de hiç İsmailî olmaması, dolayısıyla kısmen günümüz hariç, İsmailîlik’in uzun süreden beri tanınmamasıdır. Bu anlaşılabilir bir durumdur. Ancak İslam dünyasının önemli bir parçası olan İsmailîlerin akademik çevrelerce de yakın zamanlara kadar pek tanınmaması, anlaşılabilir değildir.